Tokat var, Santos yok! / Attila Gökçe
Futbolun kuralları belli: İtip kakarak, tekme-tokat kazanamazsınız. Böyle olursa, ya kurallar çiğneniyor, ya da başka bir oyun oynanıyor demektir. Kuralların uygulanmasını belirleyen protokol çiğnendi dün. VAR sistemi yok sayıldı.. Penaltı kararı veren hakemin rolü,
Beşiktaş’ın beraberlik şansı çalındı. VAR odasındaki Serkan Tokat, maçı yöneten Ali Şansalan’a müdahale etti. Pozisyonu izleyip yeniden değerlendirmesini önerdi. Oysa ikili mücadelede oyuncular arasında karışık bir temas varsa, hakemin o andaki gri pozisyonu değerlendirip karar verme hakkı, VAR’ın müdahale hakkının üstündeydi.
Kimseye kural öğretecek halimiz yok. Biz de kural kitabına ve protokole bakıyoruz. O önermeden sonra Ali Şansalan’ın monitöre gitmesi gereksizdi. Hadi monitöre gittin, penaltıda ısrar edebilirdin. Olmadı. Böyle durumlarda acaba, yerli ya da yersiz, VAR uyarılarına uymamanın, kendi vicdani kararında ısrar etmenin görünür ya da görünmez cezası mı var? Bunu bilmiyoruz. Her ne ise… 6. dakikada Manaj’ın vuruşunda hatalı bir gol yedi Ersin. Yenik duruma düşen Beşiktaş bir de “Tokat” yiyerek (!) penaltının iptal edilmesiyle maçı kurtarma şansından mahrum edildi. Mağrur takımdan, mağdur takıma… Dramatik ama görülmemiş bir şey değil.
Yüzde 72’ye 28.. Beşiktaş’ın topla daha çok oynadığını gösteren rakamlar. Bu durum hiçbir şeyi ifade etmiyor. Yeterince isabetli şutu olmayan (4), kornerlerden (10) atacağı golleri unutan, kazandığı topları kaptıran ya da harcayan kimliksiz, kişiliksiz bir takımın istatistiği. İptal edilen penaltı, anlaşılan o ki Beşiktaş’ı fena halde sarsmış. Rashica ve Ghezzal dışında skoru değiştirme çabası gösteren yok.İkinci yarıda daha hareketli oyun izledik. Beşiktaş nihayet isabetli şutlar (4) atıyor, değerlendiremediği korner (10) fırsatları yakalıyordu. Cenk, Salih ve Gedson’un yetersiz performansı, dikkatimizi çekti. Bir de şu var: Beşiktaş’ın Portekizli karizmatik (!) hocası Santos’tan henüz anlamlı bir dokunuş göremedik. O nedenle Beşiktaş kovaladığı hedeflerden hızla uzaklaşıyor. Yazık oluyor.
Ateş bacayı sardı / Bilal Meşe (Milliyet)
Beşiktaş’tan ne ‘köy’ olur, ne de ‘kasaba’… Başka bir deyişle, Kartal artık ‘Görünen köydür, kılavuz istemez’ misali… Peki, o kadar hoca enflasyonu yaşandı, Santos geldi de, Kartal’da ne değişti, Allah aşkına sorarım size… Yani, ‘aynı tas, aynı hamam’… Haftalardır, taraftar çile çekiyor, isyan ediyor. Bu takıma transfer şart, doğru da, gelen var mı? Yokkk!
Beşiktaş formasının bir ağırlığı var, herkes onu taşıyamaz. Ne var ki, asırlık çınarın formasının içi bomboş! Anadolu takımlarını bir kenara bırakın, kırmızı hatta takılanlar bile Beşiktaş’tan iyi oynuyor, en azından mücadele ediyorlar arkadaş…Sivasspor karşısında ilk yarıda, üretimi geçtik, bir tane şut rakip kaleye var mı? Yokkkk! Maç başladı, hopp Kartal kalesinde golü gördü. Bu oyunda bireysel hatalar, ağır fatura olarak size döner! Tıpkı, Colley’in yaptığı gibi… Manaj cezaalanı dışından vurdu, Ersin elinden kaçırdı, gol oldu. Bak Ersin kardeş, tamam top Bahtiyar’a çarptı eyvallah… Topu tutma sevdası yerine tokatlaman gerekirdi değil mi? Ancak bir yedi, ama iki net pozisyon kurtardı, hakkını teslim edelim.
İkinci yarı mı? Kartal, Santos’un hamleleriyle biraz canlanır gibi oldu, rakip kaleye yüklendi. Cenk Tosun sert vurdu, üst direkten döndü, Ghezzal topu önünde buldu, kaleciye nişanladı. Bir de Bahtiyar’ın kafa şutu var, onu da kaleci tokatladı, hepsi o kadar. Peki, ilk yarıda neredeydiniz?
Ev sahibi takım, mücadele konusunda adeta Kartal’a ders verdi, bileğinin hakkıyla üç puanı hanesine yazdırdı, kutlarız.
Ancak bir sözümüz de maçın VAR hakemi Serkan Tokat’a… Doğru ya da yanlış, penaltı pozisyonunda işgüzarlık yaptı. Karışmaması lazımdı.
İşin özeti, Kartal’ı ayağa kaldırmanın formülü takviyelerden geçiyor, yoksaaa yangın çıktı, giderek büyüyecek, sonun da sizi de saracak unutmayın, eyy yönetim!